Bu ayki klasik metinde ki konumuz 19.yy'in mirasi "ben kadin degil miyim?" diye sorduğu ünlü ve cok etkili konusmasiyla Sojournet Truth.1797 yılında köle olarak doğan Sojourner Truth, kendisini dinleyen kölelik karşıtı gruba ünlü konuşmasını yaptığında takvimler 1851 yılını göstermektedir. Sojourner, bu tarihe kadar acılarla dolu bir hayat yaşamış, köle olarak geçirdiği yaşamı, her türlü şiddet ve kötü muameleyle iç içe geçmiş, on üç evlat doğurmuş ve hepsinin köle olarak satıldığına şahit olmuş siyahi bir kadındır.1827 yılında York eyaletinde kölecilik karşıtı yasanın kabul edilmesine rağmen kendisini serbest bırakmayan “efendi”sinden kaçar ve bu tarihten sonra hayatına, kölecilik karşıtı konuşmalar yapan bir aktivist olarak devam eder.Sojourner’i bugün anmamıza vesile olan ve bir feminist klasik sayılan konuşması ise, kölecilik karşıtı hareket ile kadın hakları hareketinin dayanışma içinde olduğu 19. yüzyılın ruhunu yansıtmaktadır. Kölecilik karşıtı hareketin 18. yüzyılda kullandığı “ben insan değil miyim?” ifadesinden ilham alarak “ben kadın değil miyim?” diye sorduğu konuşması o kadar etkili olur ki, dönemin bir çok gazetesinde yer bulur, bir çok siyasetçi konuşmaya atıfta bulunur, izleyen süreçte konuşma metni üzerine çalışmalar, kitaplar kaleme alınır.Siyahi bir kadın olarak, ezilmişliğinin hem “beyaz olmaması” hem de “erkek olmaması” ile bağını ortaya koyan bu konuşması ile Sojourner Truth’un etkisi, yaşadığı yüzyılın çok ötesine uzanmış, ikinci dalga feminist hareketin “farklılıklarla biraradalık” ilkesine de ilham olmuştur. 

A+ A-